8) HULUSİ BEY’E GİDECEK.

8) HULUSİ BEY’E GİDECEK.

HULUSİ BEY’E GİDECEK

بِاسْمِهِ   وَاِنْ مِنْ شَيْءٍ اِلَّا يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ

اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَ رَحْمَةُ اللّٰهِ وَ بَرَكَاتُهُ

Aziz, Sıddık, Muhlis Kardeşim.

Sana Yirmi Altıncı Mektubun dört mebhasını birden gönderdim. Kendi nüshamdır. Sen benden ziyâde layık­sın. Seninki kayboldu, benimki onun yerine geçsin. Fakat müsvedde halindedir, kusura bakma.

Kardeşim, bazı dakika olur ki: Az amel çok sayılır, bir neferin müdhiş bir zamanda bir saat nöbeti, bir sene hük­münde olduğu gibi, inşâallah Hulûsînin de nurlara nöbetdarlık saatleri o nevi­dendir.

Mâşâallah, Hakkı Efendinin yerinde orada bir Fethi Beyi buldun. İş kemmi­yetde değil, keyfiyete bakılır. Bazen bir, yüze mukabildir.

Hem kardeşim, Kurban Bayramından tâ Şuhûr-u selaseye kadar, dünya o zaman atalette gafletiyle, derd-i maîşet belâsıyla insanları sersem ediyor. O müddet zarfında fütur ve lakaydlık her halde ola­cak. Az bir hizmet de yazda çoktur.

Hem bilirsin ki, insanın terakkiyatı şeytanlarla mücahededen ileri gelir. Mücahede olmazsa terakkiyat olmaz. Sana hücum edenler ne kadar çoğalsa, sana o kadar kârdır. Zâten biz neti­ceyle mükellef değiliz, hizmetle mükel­lefiz. Netice ve muvaffakiyet ise, Cenâb-ı Hakk’ın işidir. Onun işine ka­rışmamalıyız.

Başta Fethi Bey, Sözlerle alakadar olanlara selam ve duâ ederiz. Başda Sabri, bütün kardeşler size selam ve duâ ederler. Peder ve validelerinize selam ve duâ ederim ve duâlarını isterim.

اَلْبَاقِى هُوَ الْبَاقِى

Kardeşiniz Said Nursî

Kardeşim, orada bir vakit dehşetli ameliyat icra edildiğinden, oradaki in­sanlarda bir korkaklık vermiş, onların füturundan mey’us olma. (Size müjde) bir ay evvel bir şehirde, birden on bir yerde, kemâl-i iştiyakla Sözleri yaz­maya başladılar. Gittikçe Sözlerin Nâşirleri çoğalıyor.

 

Orjinalini indirmek için tıklayınız!

Bir önceki yazımız olan 27) 29. SÖZ ONUNCU MEDARDAKİ DÖRT MATBAH başlıklı makalemizde dörtmatbah; herisminazamlıkmertebesi; hakkında bilgiler verilmektedir.