اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَ رَحْمَةُ اللّٰهِ وَ بَرَكَاتُهُ
Vefakâr uhrevi kardeşim,
Bayram münasebeti ile gelen mektubunuzu ve dün aldığım son mektubunuzu şu birkaç satırla cevaplandırıyorum.
Evvelen: Hamdolsun mûcib-i merak bir şey yoktur. Bayramda Malatya’ya gidişim, ondan sonrada buraya gelenlerle meşguliyet mektup cevaplarını tehire sebep oldu.
Sâniyen: Bazı üzücü haberlerden meraka düştüğünüzü yazıyorsunuz. O hadiselerin hiçbir ehemmiyeti yoktur. Çünki, onlar adi şeylerdir. Biz ki lillahilhamd iman ve hidayet yolundayız. Onlar gibi küçük mes’eleleri bizi uyandırıcı ve nihayetsiz İlahi rahmete iltica ettirici İlahi memurlar telakki etmeliyiz. Hem Esteizübbillah وَعَسٰى اَنْ تَكْرَهُوا شَيْئًا وَهُوَ خَيْرٌ لَكُمْ وَعَسٰى اَنْ تُحِبُّوا شَيْئًا وَهُوَ شَرٌّ لَكُمْ وَاللّٰهُ يَعْلَمُ وَاَنْتُمْ لاَ تَعْلَمُونَ٭ Sadakallahülazim. (Sure-i Bakara, ayet 206) sırrınca “Bize kötü görünen şeylerde hayır ve sevimli görünen şeylerde şer vardır. Biz bilemeyiz hakikatı Allah bilir.”deyip sabırla, hizmetde sebatla, Erhamürrahimine itimat ve tevekkül ile dayanmalıyız. Ve canımız sıkıldı mı; “Mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler” demeli ve meraktan ziyade istiğfara, şükre sarılmalıyız.
Salisen: Buradaki arkadaşlarla beraber sağlık ve muvaffakiyetler diler, 1382 Hicri, Kameri senenizi tebrik eder, efrad-ı aile ve ebeveyninizle ve diğer ahbap ve ihvan-ı din’le elemsiz yaşamanızı Allah’tan niyaz eder, hayır duanızı beklerim.
6 Muharrem 1382(1963), El Baki El hubb-u fillah,
Muhibb-i Muhlisiniz, İbrahim Hulusi
Bir önceki yazımız olan 98) İMANİ DÜSTURLAR BİZİ FANİ ALEMİN GEÇİCİ ŞEYLERİ İLE MEŞGUL ETMEZLER başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.